İSLAM DÜŞÜNCE TARİHİ İLE İLGİLİ KAVRAMLAR
&Âfâk-âfâkî: Âfâk, ufuk kelimesinin çoğuludur. Âfâka nisbet eki eklenerek yapılmış bir kelime olan âfâkî kelimesi kelâm, felsefe ve psikoloji ilimlerinde objektif (nesnel) karşılığı olarak kullanılmaktadır.
&Amak-i Hayal: Şehbenderzade Filibeli Ahmet Hilmi Efendi’nin akıl ve düşünce üzerine yazdığı, materyalizmi eleştirdiği tasavvufu göklere çıkardığı esere denir.
&Ateizm: Hiçbir ilâh kabul etmeyen tanrıtanımaz felsefi doktrinlerin ortak adına denir.
&Apolitik: Siyasetten hoşlanmayan bu nedenle görüş belirtmeyen kişilere denir.
&Ayrım: Bu nedir? Sorusunda, Bu büyümeyen bir cisimdir dediğimizde büyüyen’den kaçındığımız şekliyle ortaya çıkan kavrama denir.
&Basit Kavram: Parçaları ayrı ayrı ele alındığında bir anlam ifade etmeyen kavrama denir.
&Bizantinizm: Siyasal otoritenin dinî otoritenin önüne geçmesi ve onu himayesine almasına denir.
&Bileşik Kavram: Bir nitelik olarak kullanılan kavramlara denir.
&Cevher: Varlığı kendisini niteleyene bağlı olmayan ve kendi kendine ayakta duran şeye denir.
&Cins: Kendisinden daha genel bir şey olmayan farklı hakikatlara ve zatlara yüklem olabilen tümel’e denir.
&Darvinizm: Evrim teorisi diye anılan İngiliz biyoloji bilgini Charles Darvin tarafından geliştirilen bu görüş de maddenin yaratıcı kudret olan Allah tarafından yaratılmadığına inanmış bir akımdır. Evrim teorisinin iki temel görüşü vardır. Bunlardan biri doğal seleksiyon adı verilen tabiatta kuvvetli olanın zayıfı elemesi fikri, diğeride türler arasında geçişin varlığı iddiasıdır.
&Delil: Vasıtalı doğrulama yöntemi nedir.
&Deklarativ: Kendisinde doğruyu veya yanlışı barındıran söze denir.
&Determinizm: Belirlenimcilik. Şu andaki her olay, geçmişteki olayların bir sonucudur; olaylar ise doğa yasaları tarafından belirlenir. Deterministlere göre, insanın istekleri ve davranışları içten ve dıştan gelen nedenlerle belirlenmiştir. Ne verilen kararlar özgürcedir ne de gerçekleştirilen eylemler.
&Distribütif Kavram: Bireyler grubunu ifade edip grupta değil de bireyde gerçekleşen kavrama denir.
&Genel ilinti: Kendisine nispet edilen şey, sadece kendisinde bulunmazsa buna denir.
&Durum: Bir şeyin bazı parçalarının diğer parçalarına veya kendisinin dışında bulunan şeylere ilinti olmasına denir.
&Dogmatizm: Felsefede bazı fikirleri hiçbir tenkide uğratmadan gözü kapalı kabul etme görüşüne denir.
&Etik: Felsefenin bir kolu olan ve ahlakla ilgili davranışları inceleyen, araştıran ahlak bilimine denir.
&Etki: Bir tesir edicinin diğer bir şeye tesir ettiğinde tesir ediciye ilinti olan hale denir.
&Emperyalizm: Feodalizmden sonra dünyanın başına musallat olan düşünce sistemidir.
&Edilgi: Bir şeyin başka bir şeyle etkilenmesiyle ona ilinti olan hale denir.
&Etik: Felsefenin bir kolu olan ve ahlakla ilgili davranışları inceleyen, araştıran ahlak bilimine denir.
&Evrim Teorisi: Bu akım canlılığın tabiattaki basit varlıkların değişip gelişmesiyle oluşup sürdüğünü savunmaktadır. Darwin e aittir.
&Feudizm: İnsan şuurunu metafizik boyuttan kopararak salt akli araştırma alanıyla sınırlandıran Sigmund Freud tarafından temelleri atılmıştır. Ona göre insana hâkim olan ve onu yönelten iki içgüdü korku ve cinsiyet duygularıdır. Freud a göre insan psikolojisinde Allah a inanma eğilimi yoktur. İnsan bir yandan sayısız korkuların diğer yandan çeşitli engeller karşısında tatmin edilemeyen cinsel duyguların baskısı altındadır. Şuur altındaki bu rahatsızlık şeklini değiştirerek vatan sevgisi, insanlık sevgisi, Allah sevgisi tarzından kendini gösterir.
&Felsefe: Madde, hayat, yaratılış, kâinat, ruh, ölüm, ölüm sonrası gibi konularda insan gücünün akla dayanarak ortaya koyduğu düşünce ve görüşlerin tamamına denir.
&Fetisizm: İlkel diye nitelendirilen toplumlarda doğaüstü güçte olduğuna inanılan canlı ya da cansız varlıklara denir.
&Fatalizm: Kadercilik. Her şeyin önceden doğaüstü bir güç tarafından belirlenmiş lduğunu ve kimsenin bu belirlenmiş yazgıyı değiştiremeyeceğini ileri sürer.
&Froydizm: İnsanoğlunda görülen bütün davranışların bu arada sanat, ahlak ve din gibi yüksek duyguların aslında şuur altını istila etmiş cinsiyet duygusundan ileri geldiğini savunan görüştür. Sigmund Freud tarafından ortaya atılmıştır.
&Hassa: Özsel olmayan bir yükleme ile yüklenilen tek bir hakikatin altında bulunan şeye nedir.
&İhvân-üs-Safâ: On birinci asrın ikinci yarısında Basra’da ortaya çıkan; “İslâmiyete birçok vehimler karışmış, onu bu vehimlerden temizlemek ancak felsefe ile mümkündür. İslâm dînini felsefe vâsıtasıyla saf hâle getirmelidir” diyen sapık ve gizli bir cemiyet, ekol.
&İlinti: Anlamı iki şey arasındaki ilgi, ilişki olan kavrama denir.
&İndeterminizm: Belirlenimsizcilik. Ne doğada bir belirlenmişlik vardır ne de insanın duygu, düşünce, istek ve eylemlerinde. Bu yüzden insan yaptıklarında özgürdür. İndeterminizm ile istenç özgürlüğü uyumludur.
&İnadiye: Felsefedeki ‘kuşkuculuk’ öğretisinin eski adıdır.
&İşrakiyye: İşrak, “ışığın veya güneşin doğması”, “ışığın açılması” anlamına gelir. İşrakiyye, meşhur filozof Şehabeddin sünreverdi el-Maktul2in kurduğu özel bir felsefenin adıdır. Bu felsefeye “Hikmetu’l İşrak”(işrak felsefesi) denmiştir. İşrak kavramı ilk defa Farabi ile ortaya çıkmıştır. Suhreverdi, hem Aristocu mantık anlayışına karşı yeni anlayışlar geliştirmiştir.
&Kapitalizm: Feodalizmin çöküşünden bu yana egemen olan ekonomik sistemdir.
&Kavram: Gerçek olsun veya olmasın bir şeyin(objenin) zihindeki tasarımıdır.
&Kolektif Kavram: Bireyler grubunu ifade edip grupta gerçekleşen kavrama denir.
&Kapitalizm: Feodalizmin çöküşünden bu yana egemen olan ekonomik sisteme denir.
&Konseptüalizm: Kâinatın madde ile var olduğunu maddeden ayrıldığı takdirde sadece kavramdan ibaret kalacağını ileri süren felsefi doktrindir.
&Kozmoloji: Kâinatın yapısını bir bütün halinde inceleyen ilim dalına denir.
&Liberteryanizm: Sözcük olarak otoriterliğin karşıtı olarak kullanılır. Bireysel özerkliği savunur. Bireylerin davranışlarında hiçbir toplumsal kısıtlamanın olmaması gerektiğini savunan siyasi bir ideolojidir. Yapılmaması gerekenler listesinin dışındaki her davranış liberteryenlere göre meşrudur.
&Materyalizm: Kâinattaki her şeyi madde ile izah etmek isteyen düşünce sistemine denir. Materyalizm maddeyi varlığım temeli ve ezeli sayan madde aleminin ötesinde herhangi bir varlık alanı tanımayan ve Allah, ruh ve ahreti inkar eden felsefi bir akımdır. Materyalistler zihni ve ruhi hadiseleri beynin fonksiyonları, tabiattaki düzen ve işleyişi de tesadüf çevresinde izah eder. Madde üzerinde ilk tartışmayı başlatanlar antik çağ Yunan düşünürlerinden Demokrit ve Epikür’dür. Maddenin de mekanik bir hareketle kendiliğinden oluştuğunu iddia eder. Karl Marx ve Engels. Kominizm olarak da temsil edilerek bütün dünyada etkili olmuştur.
&Metafizik: “Fizik bilimlerinin ötesinde kalan” anlamına gelir. Aristo’cu ve meşşai metafiziğin özcü bir metafizik olmasına karşın, İşraki metafizik, varoluşsal bir metafiziktir. Yani var oluşta, varlık özden önce gelir. Suhreverdi’nin en temel metafizik kavramı Nur kavramıdır. Suhrever-di’yi bu bilgi ve metafizik anlayışa iten en büyük neden daha önce Necmeddin Kübra gibi bir büyük mutasavvıftan ders almış olmasıdır. İncelemeleri varlık, varoluş, evrensel, özellik, ilişki, sebep, uzay, zaman, tanrı, olay gibi kavramlar üzerinedir
&Nihilizm: Hiçliği ve ferdin mutlak hürriyetini savunan, önde gelen savunucularından birinin Nietzsche olduğu felsefi bir görüştür.
&Nitelik: Fertlerle ilgili olarak o nasıldır? Sorusunu soran birisine verilebilecek bir cevaptır. İfadesi nitelik terimin tanımıdır.
&Nicelik: Her biri doğası gereği bir ve bireysel bir şey olan, iki veya daha fazla tamamlayıcı öğeye bölünebilen şeye denir.
&Pozitivizm: Olguculuk duyu ötesi alanı tamamen dışlayan gerçekliğin bilgisini deney ve gözlemin sonuçlarına bağlayan bir akımdır. Fransız düşünür Auguste Comte tarafından kurulmuştur. Gerçekte Hakikat sadece mikroskoplu bilim adamlarının yöntemleriyle değil, şair, ressam ve peygambelerin dile getirdikleri yöntemlerle açıklanabilir. İnsanlığın daima ilerlediğini ve dinin geride kalmış bir döneme ait olduğunu savunur.
&Rivakiyye: “Revaka mensup” veya “revaka ait” Genelde Stoacılık, özelde İslam stoacılığı demektir. Stoacıların felsefesini kabul eden ve onların yolunda yürüyenlere de, stoacılar anlamına “Rivakiyyun” denir. Stoacılar derslerini revaklara yani sütunlara yaslanarak yaparlardı. Üstüvani Mehmet Efendi, derslerini ve vaazlarını Ayasofya camiinde direk dibine oturarak veya yaslanarak verdiği için kendisine; stoacı anlamına “üstüvani” lakabı verilmiştir.
&Reybiyye(Şüphecilik): Yunanlı şüpheci filozoflardan etkilenen Müslüman düşünürlerdir. Doğru ve hakikat hakkında insanın sabit bir bilgisi olamayacağını savunurlar; zira duyular insanı yanıltır derler.
&Oligarşi: Daima bir azınlığın, yani bir sınıf veya zümrenin görüş ve menfaatlerine dayanan sisteme nedir.
&Otodeterminizm: Özbelirlemeciliktir. Kişi, bilgi ve deneyimiyle kendini geliştirdiği oranda özgürdür. Otodeterminizme göre bilmek özgürlüktür, daha çok bilmek daha çok özgürlüktür.
&Sekülerizim: ’Dinin toplumdan ve bireylerden sökülüp atılmasını amaçlayan bir fikirsel gelişimdir.
&Sofistaiyye(Sofizm): Yunanlı sofistlerden etkilenen Müslüman düşünürlerdir. Bunlar için hakikatın ölçüsü insandır. Doğruluk ve yanlışlık insanın dilini kullanmasına bağlıdır. Her şey bir çeşit dil oyunudur.
&Sosyalizm: Sosyal teşkilatlanmayı eşitlik ölçüsüne göre düzeltmeyi gaye güden teoriye sosyalizm denir.
&Sosyal Olay: Ortak duygu, düşünce ve eylem birliğine sasyal olay denir.
&Sosyoloji: Toplumu inceleyen bilim dalına sosyoloji denir.
&Tümel Kavram: Bir anlam altında yer alan, birçok şeye delalet eden kavram’a denir.
&Tasavvur: Nesneyi tanımlayıcı mahiyetteki bilgilerdir.
&Tazammun: Bir şeyin başka bir şey veya şeyleri içermesine denir.
&Tanım: Bir şeyin ne olduğunu açıklamaya denir.
&Tabi’iyyun: Tabiatçı ve natüralist düşünürler. Metafizik düşüncelere önem vermezler. Bilimin sadece deney ve tecrübeye dayanması gerektiğini söylerler.
&Tekafü-i Edile (Bilinemezcilik): Hiçbir şeyin doğrulanamayacağını savunanladır. Onlara göre, bir şeyin doğruluğu veya yanlışlığı hakkındaki deliller ve karşıt deliller eşit derecede geçerliliğe sahiptir.
&Terim: Kavramın ses ve söze bürünerek dilde vücut bulmasıdır.
&Tür: Altında daha özeli olmayan özsel olarak isimlendirilen tümele denir.