2- İSLÂM’A DAVET VE İLK MÜSLÜMANLAR(Mekke dönemi)
⇒Hz. Peygamber Müddessir Sûresinin nâzil olması üzerine insanları İslâm’a davet etmeye başladı. Kaynaklar onun kendisine peygamberlik görevi verilmesinden itibaren üç (veya dört) yıl boyunca İslâm’ı gizlice yaymaya çalıştığını ve açıkça davet yapılması emredilene kadar gizli davetin devam ettiğini kaydederler. Bu süre zarfında Hz. Peygamber tebliğini önce ailesine, sonra da dostlarına ve güvendiği kişilere yapmıştır.
⇒Hz. Peygamber ilk davetini hanımı Hz. Hatice’ye yaptı. Nâzil olan ayetleri ona okudu. “Şimdi bana kim inanır?” deyince Hatice “Kimse inanmazsa ben inanırım” cevabını vererek Hz. Peygamber’in peygamberliğini ilk olarak tasdik etme şerefine nail oldu. Hz. Peygamber daha önce Cebrâil aleyhisselamın kendisine öğretmiş olduğu abdest ve namazı Hz. Hatice’ye öğretti. Hz. Peygamber’in kızları Zeyneb, Rukıye ve Ümmü Gülsüm de anneleri ile aynı zamanda İslâm’a girdiler. Fatıma ise o sırada henüz 4-5 yaşlarında bir çocuktu. Hz. Hatice ve kızlarından sonra, Hz. Peygamber’in evinde oturan ve o sıralarda henüz on veya on bir yaşında bulunan Ali b. Ebû Tâlib ile Hz. Peygamber’in azatlısı Zeyd b. Hârise de iman ettiler.
Ailesinden ilk Müslüman olanlar:
⇒Eşi Hz. Hatice, kızları Zeyneb, Rukıye ve Ümmü Gülsüm, Amcasının oğlu Ali b. Ebû Tâlib (Hz. Ali) azatlısı Zeyd b. Hârise.
Dostlarından ilk Müslüman olanlar:
⇒Ebû Bekir ve onu davet ettiği arkadaşları Osman b. Affân, Zübeyr b. Avvâm, Abdurrahman b. Avf, Sa’d b. Ebû Vakkâs ve Talha b. Ubeydullah, Ebû Bekir’in daveti üzerine Müslüman olmuşlardır.
Dârü’l-Erkâm: (Erkam’ın evi)
⇒Henüz on yedi veya on sekiz yaşlarında iken İslâm’ı kabul eden Erkam b. Ebü’l-Erkam’a ait olan bu ev tebliğ faaliyeti için son derece elverişli idi. Kâbe’nin yakınında, Safâ tepesinin eteğinde bulunuyordu. Hac ve umre maksadıyla dışarıdan gelenlerle dikkati çekmeden burada temas kurma imkânı vardı. Ayrıca Mekkeli Müslümanlar da Erkam’ın evine kolayca gelip gidebiliyorlardı. Hz. Peygamber burada bir yandan ashâb-ı kirâma dinî bilgiler öğretiyor; diğer yandan insanları İslâm’a davet ediyordu.
⇒Müslümanlara Kur’ân okuyor, onlarla birlikte namaz kılıyordu. Bu evdeki faaliyetler sonucu birçok kimse İslâm’ı kabul etmiştir. Hz. Ömer burada Müslüman olanların sonuncusudur. Dârülerkam’ın ikametgâh olarak kullanılması ilk Müslümanların İslâm’ı kabul tarihlerine bir esas teşkil etmiştir. Nitekim kaynaklarda sahâbîlerin Müslüman oluşları, Resûlullah’ın “Dârülerkam’a girmesinden önce”, “Darülerkam’da iken” ve “Dârülerkam’dan sonra” şeklinde tarihlendirilmiştir.
⇒Hz. Peygamber, nübüvvetin 6. yılında Zilhicce ayında Hz. Ömer’in Müslüman olmasıyla Dârü’l-Erkam’dan ayrılmıştır. Hz. Peygamber, “En yakın akrabanı uyar” ve “Ey Muhammed! Artık emrolunanı açıkça ortaya koy. Puta tapanlara aldırış etme” âyetlerinin nâzil olması üzerine açıkça İslâm’a davet etmeye, önce yakın akrabalarından başlamak üzere tüm Kureyş’e, daha sonra da diğer kabilelere tebliğde bulunmaya başladı.
⇒Şuarâ Sûresinde, açıkça en yakın akrabasını uyarması emrediliyordu. Hz. Peygamber’in uğrayıp İslâm’ı tebliğ ettiği kabilelerden başlıcaları: Kinde, Kelb, Hanîfe, Âmir b. Sa’saa, Muhârib, Fezâre, Gassân, Süleym, Abs, Uzre, Şeyban kabileleridir.